8 Temmuz 2009 Çarşamba

Burgazada




İstanbul'u İstanbul yapan etkenlerendir Adalar ilçemiz. Sırasıyla Kınalıada, Burgazada, Heybeliada ve en son olarak adeta bir şehir görünümündeki Büyükada'dan oluşur. Kınalıada ilk ada olması nedeni ile aynı zamanda denize girmeye elverişli birçok plajıyla tatilcilerin Büyükada ile beraber favorileri konumundadır. Heybeliada 2. büyük ada olması nedeniyle Büyükada ve Kınalıada kadar olmasa bile yine tercih edilen adalardan biridir. Büyükada ise malum her zaman çok gözdedir. Benim bu başlık altında yer vermek istediğim ada ise Adalar'ın dokusu en güzel olanı Burgazada.

Burgazada diğer adalar kadar büyük değildir vede denize girmeye elverişli yerleri çok azdır. Nedir Burgaz'ı bu kadar çekici yapan? Elbette tarihi yerleri mesela Kalpazankaya inanılmaz güzeldir ve balık yemek için çok ideal bir yerdir. Eski adı Antigoni olan Burgazada'da genellikle Musevi vatandaşlar ikamet ederler. Sait Faik Abasıyanık Burgazada'da yaşamıştır. Adanın bazı yerleri yanmasına rağmen güzelliğini kaybetmediğini rahatlıkla görüyoruz. Adada Burgazada Kültür ve Kalkınma Derneği'nin faaliyetlerini ada halkı iyiden iyiye farketmeye başladı. Burgaz'a her gittiğimde kendi işlettikleri çay bahçelerine uğramadan asla rahat etmem.

Bu güzel çay bahçesi Burgazadası Kültür ve Kalkınma Derneği'nin bana göre çıkarmış oldukları en güzel işlerden. Özellikle harika ada çayı yapıyorlar. Benim denize girdiğim yer ise bu güzel çay bahçesi'nin hemen altındaki bölüm. Adada mutlaka faytona binmeden güzel bir gezinti yapmanız taraftarıyım. Evler, yollar ve hatta işyerleri bile o kadar şirinki. Sanırım bu güzel adamızda birçok Alevi vatandaşımız ikamet etmekte. Adadaki tarihi kilise ise Yorgo beyin tanıtımları sayesinde ziyaretçilerle kucaklaşıyor. Yorgo bey çok iyi kalpli bir insan. Çok güzel bir sohbet yaptık ve bu sohbetimiz konusunu tarih oluşturdu. Burgazada'ya muhakkak gidin ve tarihi yaşayın derim.

3 yorum:

  1. İstanbul'a bir çok kez gelip gittim.Ablam kalp cerrahı olarak koşu yolundaydı abimde yıldız teknikte okuyodu.İkisi beraber kalıyorlardı bende yazları yanlarına giderdim.O zaman pire kadardım.İstanbulda unutamadığım aklımda kalan şeylerden biri beyoğlunda yürürken dedektif gecıt kılığına girmiş bir adam ,birde saçlarını cim gibi yeşile boyayıp diken bir bayanın yanımdan salına salına geçmesi.Ama esas unutamadığım en mühim şey sultanahmette yediğim köfteydi.Ama adalar mı onlar zaten apayrı,hangisi onu hatırlamıyorum faytonla en tepesine kadar çıkmıştık,bir klise vardı bizimkiler kliseyi ziyaret ettiler görelim dediler ben cinslik yapmıştım ne işim var klisede diyip dışarda yarım saat beklemiştim çocuk aklı işte.

    YanıtlaSil
  2. Sevgili Murat o gittiğin ada çok büyük ihtimalle Burgaz olsa gerek. Çünkü Burgaz'ın tepesine faytonla çıkmak zorunda kalıyorsun ve en tepesinde tarihi bir kilise var. Demekki sende Burgaz'ı görenlerdensin. Umarım yolun İstanbul'a düşerde seni ben götürürüm.

    YanıtlaSil
  3. İstanbulda gerçekten görülmeye değer yerler var her nekadar kirlenmiş yıkık hayaller kenti olarak anılsada istanbul bir okadarda görülmeye değer bir şehir istanbulu çok fazla daha doğrusu hiç bilmem istanbulda bayrampaşada halamlar oturduğu için binde bir giderim küçükken gittiğimizde'de belgrad ormanlarını gezmiştim ama ilk fırsatımda istanbulu tekrar görmek istiyorum birazda şair'in dediği gibi ey sen ne güzelsin ey kavgamızın şehri bekle bizi istanbul.

    YanıtlaSil