yıl 1999 yer Batman. Güneydoğu'nun bu ufak yerindeyim ve birçok icraata vakit bulamıyor sunuz. Benim kitap okuma zamanlarım çünkü o zamanlar adım kitap kurduna çıkmıştı. Heyecan her zaman olmasına rağmen kitap okuma alışkanlığımın azalmasını istemiyordum. Oktay adında bir arkadaşım vardı ve kendisi ufak bir çocuğun yardımıyla istediği kitapları getirtiyordu. Bende bir şekilde o ufak çocukla tanıştıktan sonra çocuğun kitap aldığı yeri buldum ve gerçekten çok güzel kitapların satıldığını gördüm. Yaş On yedi, Bir Genç Kızın Gizli Defteri gibi serileri bu sayede okuma şansı buldum. Jack London ismini çok duymama rağmen kitaplarından bir tanesini bile okuma şansım olmamıştı. Jack London ile ilk tanışmam bu sayede oldu. Vahşetin Çağrısı ilk okuduğum London eseri oldu. Buck adlı bir köpeğin maceraları ve hüzünlü hikayesi kitabın her sayfasında etkisini arttırıyordu. Buck gerçekten çok gururlu ve aynı zamanda çok sadık bir köpek olarak kitabın ana karakteridir. Köpekleri çok sevmem kitabı daha yoğun bir ilgiyle okumama sebep oluyordu. Buck'un eşsiz maceraları ve zaman zaman duygulandıran anları iç çekerek bu kitabı okutturuyordu. Kitabı bitirdiğimde hem müthiş bir eseri okumanın verdiği gurur fakat aynı zamanda büyük bir üzüntü yaşatmıştı bencağıza. Eğer zorlukları seviyor ve özellikle köpekleri de seviyorsanız bu duygu dolu macera romanını tavsiye ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder